Keşke Demeseydim Kısır Döngüsü: Uzman Psikolog İrem Bor’dan İletişimde Pişmanlıkla Baş Etme Önerileri

Yeni şehir ve dar çevre koşullarında konuşma sonrası pişmanlık artabiliyor. Psikolog İrem Bor, mükemmeliyetçilik ve onay arayışı kökenli bu döngüye karşı, düşünce sorgulama, şefkatli iç diyalog ve yazılı kayıt gibi pratik adımlar öneriyor.

Keşke Demeseydim Kısır Döngüsü: Uzman Psikolog İrem Bor’dan İletişimde Pişmanlıkla Baş Etme Önerileri

“Keşke Demeseydim” Kısır Döngüsü: Uzman Psikolog İrem Bor’dan İletişimde Pişmanlıkla Baş Etme Önerileri

İYİ PSİKOLOG / İSTANBUL

Bir Ayda Artan “Keşke”ler: Bir Danışanın Sesinden

11 Ocak 2025’te ismini paylaşmak istemeyen bir kullanıcı, konuşmalarından sonra yoğun pişmanlık hissettiğini anlattı. Görevi gereği başka bir ilde, dar bir sosyal çevrede yaşayan danışan, “Düşüncelerim karşımdakine uymuyorsa sonradan fark edip üzülüyorum; insanlar beni farklı bilmesin istiyorum” diyerek son bir ayda bu duygunun belirgin biçimde arttığını aktardı. Bu tablo, sosyal izolasyonun ve yeni çevreye uyum sürecinin, kişinin kendini ifade ederken aşırı temkinli ve kendine karşı sert olmasına yol açabildiğini gösteriyor.

Uzmanın Yorumu: Farkındalık İlk Adım

12 Ocak 2025’te yanıt veren Psikolog İrem Bor, bu tür pişmanlıkların sanılandan yaygın olduğunu ve danışanın durumu fark etmesinin “iyileşme yolculuğunda güçlü bir başlangıç” olduğunu vurguladı. Bor’a göre kişi, söylediklerinin etkisini olduğundan olumsuz değerlendirebilir; bu da çoğu zaman mükemmeliyetçilik ve onay arayışıyla ilişkilidir. Yeni şehir, kısıtlı sosyal çevre ve “yanlış anlaşılmaktan kaçınma” ihtiyacı, kendini fazla sorgulama eğilimini besleyebilir.

Nedenler: Mükemmeliyetçilik, Onay Arayışı ve Bilişsel Tuzaklar

Uzmanlar, iletişim sonrası pişmanlığın üç kaynaktan beslendiğini belirtir:

  1. Mükemmeliyetçilik: “Her cümlem kusursuz olmalı” beklentisi, kaçınılmaz küçük pürüzleri felaket gibi hissettirir.

  2. Onay İhtiyacı: “Yanlış anlaşılır mıyım?” kaygısı, karşı tarafın tepkisini abartılı okumaya iter.

  3. Bilişsel Çarpıtmalar: Zihin “ben merkezli” ve “en kötüyü bekleyen” senaryolar kurar; bir sohbeti tek bir ayrıntıyla genelleyerek kendi aleyhine yorumlar. Yeni bir çevrede bu eğilimler daha görünür hâle gelir.

Ne Yapmalı? Pratik ve Uygulanabilir Adımlar

İrem Bor, duygu düzenleme ve düşünce sorgulamayı bir arada öneriyor:

  • Anı sorgusu: “Söylediğim gerçekten zararlı mıydı, yoksa büyütüyor muyum? Karşı tarafın gerçek tepkisi neydi?” gibi sorularla otomatik düşünceyi test edin.

  • Zincirleme “sonra ne olur?” tekniği: “Yanlış anlaşılırsam ne olur?” sorusunu birkaç adım ileriye taşıyın. Çoğu zaman felaket senaryosu gerçekçi temelini kaybeder.

  • Şefkatli iç diyalog: Aynı durumu yaşayan yakın bir arkadaşınıza ne derdiniz? O cümleleri kendinize de söyleyin.

  • Yazılı kayıt (mikro günlük): “Ne söyledim? Neden pişman oldum? Bir dahaki sefere nasıl ifade ederim?” başlıklarıyla kısa notlar tutun. Tekrarlayan tetikleyicileri bu sayede görür, alternatif cümlelerinizi önceden hazırlarsınız.

  • Sınırlar ve dürüstlük: İnsanların bizi nasıl algıladığını tamamen kontrol edemeyiz. Dürüst ve saygılı bir tonla konuştuğunuz sürece, olası yanlış anlaşılmalar zamanla düzelir.

  • Sosyal kasları ısındırma: Dar çevrede dahi, düşük riskli sohbetlerle (kısa selamlaşmalar, ortak ilgi konuları) “ısınma turları” atmak, performans baskısını azaltır.

Ne Zaman Profesyonel Destek?

Eğer pişmanlık döngüsü uyku, iş verimi ya da sosyal yaşamı belirgin etkiliyorsa; eşlik eden belirtiler (yoğun kaygı, kaçınma, değersizlik düşünceleri) artıyorsa, psikolojik destek öneriliyor. Bilişsel-davranışçı yaklaşım, düşünce kayıtları ve maruz bırakma temelli iletişim egzersizleriyle bu döngüyü kırmada etkili kabul ediliyor. Uzman desteği, kişiye özel tetikleyicileri belirleyip sürdürülebilir beceriler kazandırmayı amaçlıyor.

Sonuç: Hata Değil, Ham Madde

İletişimde pişmanlık, çoğu zaman beceriksizlik değil; öğrenme için ham madde. “Keşke”leri cezaya dönüştürmek yerine, küçük ayarlara ve kendine şefkate çevirmek; özellikle yeni şehir ve sınırlı çevre koşullarında, duygusal dayanıklılığı artırmanın anahtarı. Adım adım ilerlemek, mükemmel olmaktan daha gerçekçi ve iyileştirici.



İyiPsikolog.com’daki içerikler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve yayın tarihi itibarıyla mevcut bilimsel kanıtlar esas alınarak hazırlanmıştır. Sağlığınıza ilişkin tanı ve tedavi için hekim/psikiyatri uzmanı veya yetkili sağlık kuruluşuna başvurunuz. Acil durumlarda 112’yi arayınız.

İyi Psikolog / Hayatı Güzelleştirmek Elinizde
www.iyipsikolog.com